Zayıflarken kendinizi tüketmeyin! İdeal kilo kaybı buymuş, yaz avantajını kullanın

Yaz Aylarında Kilo Vermenin Püf Noktaları

Yaz mevsimi avantajlarla dolu!

İnce askılı elbiseler, rahat tişörtler ve plaj kıyafetleri derken yaz aylarıyla birlikte pek çok kişi fit görünme isteğiyle kilo verme arayışına giriyor. Fazla kilolardan kurtulmak için sağlıklı diyet ve düzenli egzersiz başta olmak üzere yaşam alışkanlıklarında bazı iyileştirmeler yapmak gerektiği aşikar. Peki mevsimsel bazı etkenlerin de kilo verme sürecini kolaylaştırdığını ve ideal kiloya ulaşmanıza destek sağladığını biliyor muydunuz? Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik, “İşin güzel yanı, yaz mevsimi zaten kilo vermeyi kolaylaştıran doğal avantajlarla doludur. Bu dönemde metabolizma üzerinde olumlu etkiler yaratacak birçok doğal değişim yaşanır. Ancak bu değişimleri doğru yönetmek, sağlıklı ve sürdürülebilir kilo kaybı için kritik öneme sahiptir. Yeter ki bu süreci doğru yönetmeyi bilelim. Bunu aceleye getirmeden, bedeninin ritmine saygı duyarak ve sürdürülebilir alışkanlıklarla gerçekleştirmek, bizi yalnızca fit bir görünüme değil, güçlü ve sağlıklı bir bedene de kavuşturur” diyor.

1-Günlerin uzaması

Günlerin uzaması ve güneşli havalar, fiziksel aktiviteye daha çok zaman ayırmamıza olanak tanır. Sabah yürüyüşleri, akşam üstü bisiklet turları ya da sahil kenarında yapılan hafif egzersizler, metabolizmayı hızlandırır ve yağ yakımını destekler. Ayrıca harekete geçen beden yalnızca kilo vermez; aynı zamanda mutluluk hormonlarını da artırır.

2-Su tüketiminin artması

Yazın su tüketiminin artması kilo kaybının en güçlü destekçisidir. Hücresel çalışmaları destekler ve yağ yakımını kolaylaştırır. Yaz mevsiminde sıcak hava ve daha hareketli bir yaşam temposuyla birlikte terlemenin artması susama hissinin daha yoğun hissedilmesini ve daha fazla su içilmesini beraberinde getirir. Günde en az 2-2.5 litre su tüketmek, hem iştah kontrolüne yardımcı olur hem de vücudun detoks sürecini destekler ve sindirimi kolaylaştırır. Suyu limon, nane veya salatalıkla aromalandırmak ise antioksidan kapasitesini artırarak ödem atmayı da kolaylaştırır.

3-Hafif ve serinleten besinlere yönelmek

Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik, “Kışın ağır ve yağlı yiyecekleri tercih ederken, yazın mevsim sebzeleri ve taze meyveler ön plana çıkar. Renkli salatalar, yoğurtlu mezeler ve zeytinyağlı sebzeler hem tok tutar hem de düşük kalorili seçeneklerdir. Ölçülü tüketime dikkat ederek hafif ve serinleten besinlerin kilo verme sürecinde sağladığı avantajlardan faydalanabilirsiniz” diyor.

4-Doğal ve mevsiminde beslenme

Yaz, doğanın bize sunduğu en zengin mevsimlerden biridir. Karpuz, çilek, domates, salatalık, semizotu gibi antioksidanlarla dolu birçok besin hem bağışıklığı güçlendirir hem de kilo kontrolünü destekler. Yazın aç kalmak yerine düzenli ve dengeli öğünler tercih edin. Mevsim ürünleriyle renkli tabaklar oluşturun.

5-Azalan iştah

Yazın metabolizma kışa göre çok daha farklı çalışmaz; ancak yaz mevsimi, metabolizmanın daha verimli çalışmasını kolaylaştıracak pek çok fırsat sunar. Sıcak havalarda vücut daha hafif yemeklere yönelir. Bu da porsiyon kontrolünü kolaylaştırır. Küçük ama dengeli öğünlerle gün içinde enerjik kalmak mümkün olur. Yaz sebzeleri ve meyveleriyle liften zengin, düşük kalorili ama doyurucu beslenme imkanı artar.

6-Tatil motivasyonu

Yaz ayları aynı zamanda hedef koyma mevsimidir. Tatil planları, plaj günleri ve gardıroptaki yazlık kıyafetler, bireyleri daha fazla motive eder. Bu da düzenli beslenme alışkanlıklarını sürdürmeyi kolaylaştırır. Vücut sıcaklığının dış ortamla daha uyumlu olması sindirim sistemi üzerinde olumlu etki yapar. Ayrıca daha fazla hareket etme isteği de (yürüyüşler, yüzme, açık hava aktiviteleri) günlük enerji harcamasını artırır.

Kilo verme amacıyla bu hatalara düşmeyin!

Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik, “Yazın sık yapılan hatalardan biri, kısa sürede hızlı kilo verme arzusudur. Şok diyetler, öğün atlamalar, aşırı sıvı kısıtlamaları kısa vadeli sonuçlar verse de uzun vadede metabolizmayı yavaşlatır, kişiyi psikolojik olarak yorar. Sağlıklı ve kalıcı bir kilo kaybı; haftada ortalama 0.5 – 1 kg civarında olmalıdır. Bu, metabolizmayı yormaz, kas kaybını önler ve yağdan kaybı destekler. Bireye özel hazırlanan dengeli ve sürdürülebilir bir beslenme planı, ideal kilo kaybının anahtarıdır. Uyku düzeni ve stres yönetimi de, kilo kaybını doğrudan etkiler. Unutmayın, önemli olan zayıflamak değil, sağlıklı ve kalıcı şekilde hafiflemektir” diyor.

Related Posts

35 yaş üstündeyseniz belirtiler erken başlıyor: İşte ilk 10 işaret…

Kadınların hayatında önemli bir dönüm noktası olan menopoz, her bireyde farklı belirtilerle ortaya çıkabilir. Ancak bazı sinyaller, bu sürecin daha zorlu geçebileceğine işaret eder. İşte 35 yaş üstü kadınların dikkat etmesi gereken 10 önemli belirti…

Hastanede tahtakurusu istilası

Çorum Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşanan tahtakurusu istilasına ilişkin konuşan Genel sağlık – İş Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Uğur ‘’ Çorum Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde son yaşananlar sağlık sisteminin ne kadar kimsesiz bırakıldığının en somut ve güncel örneğidir’’ dedi.

TTB: Her üç gençten biri sigara kullanıyor; yurt içi sigara satışı 150 milyarı geçti!

TTB: Her üç gençten biri sigara kullanıyor; yurt içi sigara satışı 150 milyarı geçti!

Küresel ısınma kadınlarda kanser riskini artırıyor

Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da yapılan araştırma, küresel ısınmanın meme, yumurtalık, rahim ve rahim ağzı kanseri vakalarını ve kanser kaynaklı ölümleri artırdığını ortaya koydu. Uzmanlar, sıcaklık artışının özellikle kadınları daha savunmasız hale getirdiğine dikkat çekiyor.

“HIV vakalarında artış var”: İşte 4 soruda en çok merak edilenler

“HIV vakalarında artış var”: İşte 4 soruda en çok merak edilenler

Talasemi tehlikesi: Taşıyıcılık oranı yüzde 2,1 ‘e ulaştı

Halk arasında “akdeniz anemisi” olarak bilinen talasemi için Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdür Yardımcısı Hamit Bağcı açıklamada bulundu. “Türkiye’de talesemi taşıyıcılık oranımız yüzde 2,1 ama bölgelerde değişiyor. Bazı bölgelerde daha yoğun yüzde 0,6 ile yüzde 13 arasında bu oran değişiyor” dedi.